Aim: Cerebral contusion (CC) is vital because it is one of the most common traumatic brain injury (TBI) types and can lead to lifelong physical, cognitive, and psychological disorders. As with all other types of craniocerebral trauma, the correlation of prognosis with specific criteria in CC can provide more effective treatment methods with objective approaches.
Material and Methods: The results of 105 patients who were hospitalized in the emergency clinic with the diagnosis of CC and whose lesion did not require surgical intervention were evaluated. The demographic variables, Glasgow coma scale (GCS) score, radiographic findings, coexisting traumas and, type, number, and the midline shift of the contusions detected in computerized tomography (CT) were evaluated as a guide in determining the prognosis in one month.
Results: Twenty-five patients were female, and 80 were male, and the mean age was 37 years. The traffic accident was the most common cause of head injury. It was seen that while advancing age had a significant effect on mortality, sex factor had no impact on prognosis. Motor posture in GCS score, pupil light reactions, the number of contusions, and presence of accompanying subdural hemorrhage (SDH) on cranial CT were found to be substantial prognostic indicators. The presence of a cranial fracture and the degree of midline shift did not affect prognosis.
Conclusions: Advanced age, low GCS score, abnormal motor response, abnormal pupil light reaction, presence of other system traumas, multiple contusions, and accompanying SDH affected the prognosis of the cases adversely.
ÖZET
Amaç: Kontüzyo serebri, en sık karşılaşılan travmatik beyin yaralanması olması ve ömür boyu süren fiziksel, bilişsel ve psikolojik bozukluklara yol açabilmesi nedeniyle önem taşımaktadır. Diğer tüm kranioserebral travma tiplerinde olduğu gibi kontüzyo serebride de prognozun belli kriterlere bağlanması objektif yaklaşımlarla vakit geçirmeden daha efektif tedavi yöntemlerinin belirlenmesini sağlayabilir.
Yöntem: Acil poliklinikte kontüzyo serebri saptanılarak yatırılan, lezyonu cerrahi müdahale gerektirmeyen 105 olgu araştırıldı. Demografik değişkenler, Glasgow koma skalası (GKS) skoru, radyografik bulgular, eşlik eden travmalar, kraniyal bilgisayarlı tomografi (BT) de saptanılan kontüzyonların tipi, sayısı, ile oluşturduğu orta hat şiftine göre sonuçları bir aylık dönemde prognoz tayininde yol gösterici olarak değerlendirildi.
Bulgular: Çalışmadaki olguların 25i kadın, 80i erkek olup ortalama yaş 37 idi. Trafik kazalarının kontüzyo serebri oluşumunda ilk sırayı aldığı dikkati çekti. İlerleyen yaşın mortalite üzerinde belirgin etkisi olduğu, cins faktörünün ise prognoza etkisinin olmadığı görüldü. GKS skorunda yer alan motor postür, pupil ışık reaksiyonu, kraniyal BT deki kontüzyonun sayısı ve eşlik eden subdural hematom (SDH) prognostik açıdan yol gösterici idi. Kranial fraktürün ve orta hat şiftinin prognoza etkisinin olmadığı görüldü.
Sonuç: İleri yaş, düşük GKS skoru, anormal motor cevap, anormal pupil ışık reaksiyonu, birlikte diğer sistem travmalarının bulunması, kontüzyonun multipl olması ve beraberinde SDH bulunması olguların prognozunu kötü yönde etkilemekteydi.
Key words: Keywords: cerebral contusion, head injury, computerized tomography, Glasgow coma scale, intraparenchymal hemorrhage, prognosis, trauma, traumatic brain injury
Anahtar Kelimeler: Serebral kontüzyon, bilgisayarlı tomografi, kafa travması, Glasgow koma skalası, intraparankimal kanama, prognoz, travma, travmatik beyin yaralanması
|