Sayın Editör;
Uykuda cinsel davranışlar ve cinsel davranışlarla ilgili bozukluklar; uykuda mastürbasyon, cinsel içerikli söz, inleme ve bağırmalar, okşamalar, cinsel ilişki, cinsel içerikli rüyalar, halüsinasyonlar, penil ereksiyonlar, iktal orgazm, iktal cinsel otomatik davranışlar, cinsel ilişkiye benzer iktal pelvik hareketler olarak sıralanabilir (1). Bu bozuklukların bazıları parasomnilerden, bazıları epileptik deşarjlardan kaynaklanır. Yatakta başka birisinin varlığı, stres, yorgunluk, alkol ve ilaçlar bu bozuklukları tetikleyebileceği gibi, hastaların yarısında başka bir uyku bozukluğu görülebilir. Uykuda orgazm, kadınlarda nadiren olup, %99’u cinsel içerikli rüyalarla ilişkilidir (2). Bu bozuklukların bedensel ve psikososyal etkileri, kişilerin hayatlarını etkileyebilir. Öte yandan, kişi çoğunlukla yaşadıklarını hatırlamaz. Tanı ve tedavi için hastadan ve eşten bilgi almak, polisomnografi yapmak uygun yaklaşımdır. Uyku yapısına ilişkin tedavilerle şikâyetler çoğunlukla azalır (1).
İlk olgumuz, 37 yaşında, evli, çalışan kadındı. 2008 yılında Hacettepe Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı’na, haftanın birçok günü, uykunun herhangi bir vaktinde cinsel içerikli rüya veya uyarılma gibi etkenler olmadan orgazm olma şikâyetiyle başvurdu. İktal orgazm öntanısıyla çekilen beyin MRG’de patoloji saptanmadı. Uyku EEG’sinde epileptik aktiviteyi düşündürecek deşarj olmamasına rağmen, hasta uyandığında orgazm olduğunu ifade etti. Hastaya durumun bir uyku bozukluğu olabileceği belirtilerek, klonazepam 0.5 mg/gün kullanması önerildi, tedaviyi kabul etmeyen hasta taburcu edildi.
İkinci olgumuz 48 yaşında, evli, ev hanımıydı. Hastanemiz menopoz polikliniğine gece uykuda orgazm olma şikâyeti ile başvurdu. Hasta cinsel içerikli rüya, uyarılma gibi etkenler olmadan, ayda 2-3 kez, eşiyle cinsel ilişkiye girdiği günlerde bile uykusunda orgazm olduğunu belirtiyordu. Benzer durum annesinde de olmuştu; 77 yaşındaki annesi 3 yıl önce, mitral darlık nedeniyle ameliyat olacağı gün, ısrarla duş almak istemiş, hastamıza gece orgazm olduğunu anlatmış. Hastaya, uyumadan 1 saat önce klonazepam solüsyondan 3 damla (0.375 mg/gün) alması önerildi. Bir ay sonra yapılan kontrolde, hasta, önerilen EEG ve MRG’yi çektirmediğini, klonazepam kullandıktan sonra orgazm yaşamadığını belirtti.
Her iki hastanın sistem muayeneleri ve ruhsal durum muayeneleri normal olup, dış ya da iç genitallerde iritasyon, uyarılma yapabilecek bir hastalığa rastlanmadı. Hastalar görece muhafazakâr ailelerde büyümüşlerdi. İlk hasta 11, ikinci hasta 12 yaşında adet görmeye başlamış, öncesinde bilgilendirildikleri için bu konuda sorun yaşanmamıştı. İlk hasta, genç kızlığında mastürbasyon yaptığını, eşiyle severek evlendiklerini, ilk cinsel ilişkisini eşiyle sorunsuz yaşadığını, ortalama haftada üç kez ilişkiye girdiklerini, istekli olduğunu, uyarılabildiğini, vajinal-klitoral orgazm olduğunu belirtiyordu. İkinci hasta ise, görücü usulü evlendiklerini, ilk cinsel iliş
|